NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُوسَى بْنُ
إِسْمَعِيلَ
حَدَّثَنَا
حَمَّادٌ
حَدَّثَنَا
خَالِدٌ الْحَذَّاءُ
عَنْ
الْحَسَنِ
فِي قَوْلِهِ
تَعَالَى
وَلِذَلِكَ
خَلَقَهُمْ
قَالَ خَلَقَ هَؤُلَاءِ
لِهَذِهِ
وَهَؤُلَاءِ
لِهَذِهِ
Halid el-Hazzâ, Hasan(ı
Basrî'nin) "zaten (Allah) onları bunun yaratmıştır."[Hud 119] ayet-i
kerimesini "şunlar (yani mu'minler) şunun için (cennet için), şunlar da
(yani kâfirler de) şunun için (cehennem için yaratıldı (lar)" şeklinde
açıkladığını söylemiştir.
İzah:
Bu hadis-i şerif, daha
insanlar yaratılmadan önce insanların dünyada işleyecekleri bütün işlerin Allah
tarafından bilinip, tesbit ve tayin edildiği ve dolayısıyle daha insanlar
yaratılmadan önce kimlerin Allah'ın rızasına uygun işler yaparak cennetlik
olacakları, kimlerin de Allah'ın rızasına aykırı ve gazabını gerektiren işler
yapıp cehennemlik olacakları takdir edildiği ifâde edilmektedir.
Ancak bir önceki
hadis-i şerifin şerhinde de açıkladığımız gibi insanların hareketleri bu ezeli
takdir ve tesbite bağlı değildir. Bilakis tesbit, insanların yapacakları
hareketlere bağlıdır. Bir başka ifâdeyle ilim ma'lu-mata tabidir. Bir astronomi
alimi bir sene önceden ayın ya da güneşin tutulacağını bildiği için bu tesbiti
yapmıştır. Bu tesbit hiçbir zaman ayın veya güneşin hareketini etkilemez. İşte
bu tesbite kader diyoruz. Nitekim (4612) numaralı hadis-i şerifin şerhinde
açıklamıştık.